Haberler


TABGİS'in Geleneksel İftar Yemeği Sektörü Buluşturdu
12 Haziran 2017

TABGİS’in geleneksel iftar yemeği 7 Haziran Salı akşamı Shangri-La Bosphorus İstanbul
Otel’de gerçekleştirildi.

Yoğun katılımla gerçekleşen iftar yemeğine İBB Ruhsat ve Denetim Müdürü Mustafa Kemal Karabayır, ana dağıtım şirketleri yönetici ve temsilcileri, tedarikçi firmaların yönetici ve temsilcileri, sektörel sivil toplum örgütlerinin üst düzey yöneticileri ile sendika üyeleri katıldı.

TABGİS Başkanı Ferruh Temel Zülfikar yapmış olduğu konuşmada salonda bulunan bayilerin, güncel meselelerin ve sorunların çözümünde hangi aşamada bulunulduğunu, hangi konulara ağırlık verildiğini bilmek istediklerini düşünerek TABGİS’in birkaç önemli çalışmasına kısaca değindi.

Zülfikar, Anadolu illerindeki bayileri yakından ilgilendiren Tarım Kredi Kooperatifleri’nin üyelerinin haricindeki kişilere satış yapmaları konusunda EPDK ve ilgili diğer kurumların bu duruma yönelik tespit ve denetim yaparak sorunun yasal düzenlemeyi içerecek şekilde en kısa sürede sağlıklı bir yapıya kavuşturulması gerektiğine dikkat çekti.

“Kar Marjları Enflasyon Oranıyla Örtüşen Bir Grafikte Olmalı”

Kar marjlarının en azından enflasyon oranıyla örtüşen bir grafikte olması gerektiğini ifade eden Zülfikar şunları söyledi: “Bugün itibariyle dağıtıcı ve bayinin ortalama 54 kuruş olan brüt kâr payı enflasyon oranına endeksli olsaydı 66 Kuruş olacaktı. Aradaki 12 Kuruşluk fark bizim için son derece önemlidir. Bilinmeli ki bu fark istihdam demek, daha iyi hizmet demek, yatırımcının refahı dolayısıyla piyasanın sağlıklı büyümesi demek. Eğer böyle olsaydı en azından yetinebileceğimiz bir kârımız var derdik ve bugün buralarda böyle bir sorundan bahsediyor olmazdık.”

“İstasyon Yatırımları için Fizibilite Raporu Zorunlu Olmalı”

İstasyon kurulumlarının proje aşamasındayken fizibilitesinin yapılarak EPDK’dan ön onay alındıktan sonra yatırımın icrasına geçilmesi gerektiğini kaydeden Zülfikar, böylece hem sermayenin doğru yönlendirilmesinin sağlanacağını hem de yüzlercesi zorlukla ayakta duran randımansız istasyon zincirine bir yenisinin daha eklenmesinin önüne geçilebileceğini ifade etti.

“Kaçak ve Hileli Akaryakıt Sorunu Azaldı Ancak Sektörün Uğradığı Zarar Bitmedi”

Zülfikar, sektörün çok uzun yıllar mücadele etmek zorunda kaldığı kaçak ve hileli akaryakıt sorununun sektörün, EPDK’nın ve ilgili kamu kurumlarının ortak çalışmaları neticesinde oldukça azaldığını ancak sektörün uğradığı zararın bitmediğini söyledi.

“Sürekli ve Dikkat Çeken Oranlarda Yapılan İndirimler İncelenmeli”

Akaryakıtın vergisel boyutta suiistimali sonucu alınan yaraların hala açık olduğuna ve kanamaya devam ettiğine vurgu yapan Zülfikar, bu yaralardan birinin de maliyetin altında yapılan satışlar olduğunu anımsattı ve şunları söyledi: “LPG piyasasında tüplügaz ve otogaz arasındaki ÖTV farkını kendilerince bir fırsata çevirenlerin gayri yasal satışlarından dolayı sektörümüz ve devlet hazinesi maalesef son derece olumsuz yönde etkileniyor. Her zaman dediğimiz gibi ucuzdan pahalısı yoktur. Gerek LPG gerek petrol piyasalarında sürekli ve dikkat çeken oranlarda yapılan indirimler incelenmelidir.”

“Dağıtıcı Lisanslama Kriterlerinde Bayi Teşkilatı Sayısı En Az 50 Olmalı” 

Piyasada faaliyet gösteren dağıtıcıların lisanslama sırasında kurumsal yapılarının çok daha iyi kritik edilmesi gerektiğine değinen Zülfikar, sadece beş bayiden oluşan bir teşkilat ağına sahip olunmasının yeterli olmadığını, bu kriterin en az 50 bayiye yükseltilmesinin önemine dikkat çekti.

“EPDK’ya Teşekkür Ederiz”

Zülfikar, TABGİS’in uzun yıllardır uygulanmasında ısrarcı olduğu dağıtıcıların da otomasyon sistemine geçirilmesine yönelik bir kurul kararı taslağının olduğunu, taslağın ulusal stok yükümlülükleri kapsamında depolama lisansına sahip dağıtıcı ve rafinerileri de içerdiğini, taslağın EPDK tarafından görüşe açılmasının son derece olumlu bir gelişme olduğunu belirterek EPDK’ya teşekkür etti. Zülfikar, otomasyon sisteminin petrol piyasasından sonra LPG piyasasında da uygulanması gerektiğine dikkat çekti.

“Bayilerin Omuzlarına Gün Geçtikçe Daha Fazla Yük Biniyor”

Bayilerin genel giderleri içinde en fazla maliyet unsuru oluşturan kalemlerden birinin elektronik sistemler üzerinden yapılan satışlar olduğunu belirten Zülfikar; “Bu satışların maliyetinin paylaşımı konusunda bayinin omuzlarına gün geçtikçe daha fazla yük binmiştir ve artık taşınamayacak hale gelmiştir. Günden güne yaygınlaşan ve tüketicinin de son derece memnun olduğu elektronik satışların mutfağında yaşadığımız bu önemli sorunu en kısa zamanda çözüme kavuşturacak tedbirlerin bize en yakın noktada duran değerli paydaşlarımız ana dağıtım şirketleri tarafından alınmasını istiyor ve bekliyoruz” şeklinde konuştu.

Maliyetler içindeki diğer önemli kalemin de kredi kartlarıyla satış olduğunu ifade eden Zülfikar, TABGİS’in 14 yıl önce Rekabet Kurumu nezdinde yürütülen bir soruşturma kapsamında önemli bir başarıya imza atarak takas komisyon oranlarına ilişkin formülün değiştirilmesini sağladığını anımsattı.

Market ve alışveriş merkezlerinden sonra kredi kartının en fazla kullanıldığı sektörün akaryakıt sektörü olduğunun altını çizen Zülfikar; “TABGİS olarak kart komisyon oranlarının özel teşebbüsler tarafından değil düzenleme ve denetleme yetkisi olan otorite kurumlarca belirlenmesi gerektiğini düşünüyoruz ve bu konuda Rekabet Kurumu ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’na başvurularımızı yaptık” açıklamasında bulundu.

“Toprak Kirliliği Yönetmeliği Uygulaması Bayileri Zorlayacak”

Toprak Kirliliği Yönetmeliği’ne değinen Zülfikar, hizmeti verecek ve Bakanlık’tan yeterlilik belgesi almış firma sayısının çok az ve sadece İstanbul, Ankara, İzmir ve Kocaeli illerinde olduğunu söyledi. Zülfikar, TABGİS’in hem teknik hem de maliyet açısından uygulamadaki sorunları ortaya koyacak rapor hazırladığını ve Çevre Bakanlığı yetkilileriyle temasa geçeceklerini belirtti.

 

© 2019 Her hakkı saklıdır. Türkiye Akaryakıt Bayileri Petrol ve Gaz Şirketleri İşveren Sendikası