Rekabet Kurumu Başkanı Prof. Dr. Nurettin Kaldırımcı Akaryakıt sektöründeki dikey anlaşmalar için 18 Eylül 2010'da sona erecek süreçle ilgili açıklama yaptı. |
Rekabet Kurulunun bir yılı aşkın süredir akaryakıt sektöründeki dikey anlaşmalara ilişkin almış olduğu ve Danıştay tarafından da hukuka uygun bulunan kararları çerçevesinde, gelinen süreç hakkında sektörde oluşan bazı tereddütlerin giderilmesi amacıyla bir açıklama yapılması gereği ortaya çıkmıştır. Bilindiği üzere 2002/2 sayılı Dikey Anlaşmalara İlişkin Grup Muafiyeti Tebliği’nin 5. maddesi dikey anlaşmalarda yer alan rekabet etmeme yükümlülüğünün ya da daha genel ifade ile rekabet yasağının en fazla beş yıl süreyle geçerli olacak şekilde düzenlenebileceğini öngörmektedir. Ancak sadece bayilik sözleşmelerinin beş yıl süreli olarak düzenlenmesi, bayilik sözleşmeleri ile bağlantılı ve onlarla birlikte değerlendirilen intifa, tapuya şerh edilmiş kira ve benzeri uzun süreli sözleşmelerin süreleri beş yıl kuralına uyumlaştırılmadıkça yeterli olmamaktadır. Nitekim Rekabet Kurulu bu noktadan hareketle, 5.3.2009 tarihli kararlarında, intifa ve tapuya şerh edilmiş kira gibi sözleşmelerin bayi üzerindeki rekabet yasağının süresini fiili olarak uzattığı tespitine yer vermiş ve bu tür sözleşmelerin varlığında beş yılı aşan süreler bakımından dikey anlaşmaların Tebliğ ile tanınan muafiyetten yararlanamayacağını belirtmiştir. Söz konusu kararların alınmasında Kurumumuzca hazırlanan Akaryakıt Sektör Raporu’ndaki tespitler ile Danıştay’ın 13.5.2008 tarihli Total-Akdağ kararı ve akademisyenlerden alınan görüşler son derece belirleyici olmuştur. İzleyen süreçte konu ile ilgili pek çok başvuru, Rekabet Kurulunca yine aynı esaslar çerçevesinde karara bağlanmış ve anlaşmaların 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’daki yasaklamadan muaf olacağı, sürelerin ne şekilde hesaplanacağı bu kararlarda ortaya konulmuştur. Diğer yandan, Rekabet Kurulunun söz konusu kararlarının iptali için çeşitli dağıtım şirketlerince Danıştay’da davalar açılmıştır. Bu davalarda yürütmenin durdurulması talepleri Danıştay 13. Dairesince reddedilmiş; ret kararlarına karşı davacılar tarafından yapılan itirazlar da Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından haklı görülmemiştir. Bunun da ötesinde söz konusu davalardan üç tanesi Danıştay 13. Dairesince esastan görüşülerek reddedilmiştir. Dolayısıyla Rekabet Kurulunun sektörde yaygın olarak “intifa kararları” olarak bilinen, akaryakıt sektöründeki dikey anlaşmalara ilişkin kararlarının ve bu kararlara esas teşkil eden ikincil mevzuatın usule ve hukuka uygunluğu, Danıştay 13. Dairesince de teyit edilmiştir. Tüm bu özetlenen sürecin bir sonucu olarak, 18 Eylül 2005 tarihinden önce imzalanan akaryakıt bayilik sözleşmeleri ile bunlarla bağlantılı intifa veya tapuya şerh edilmiş kira sözleşmelerinden oluşan dikey anlaşmaların önemli bir bölümünün, en geç 18 Eylül 2010 tarihi itibarıyla sona erdirilmesi veya duruma göre sözleşmelerle ilgili gerekli tadillerin yapılması zorunluluğu bulunmaktadır. Bununla birlikte, sektörün çeşitli seviyelerinde faaliyet gösteren teşebbüslerden ve teşebbüs birliklerinden, uygulamanın ileri bir tarihe ertelenmesine yönelik bir çalışma olup olmadığı yönünde Kurumumuza çeşitli sorular gelmektedir. Öncelikle belirtilmelidir ki 18 Eylül 2010 tarihi, ilgili kararlara esas teşkil eden 2002/2 sayılı Tebliğ’in çeşitli hükümlerinin yürürlüğe giriş tarihinden kaynaklanmaktadır. Hâlihazırda ise Rekabet Kurumunun gündeminde Tebliğ’in kısmen veya tamamen değiştirilmesi yahut uygulamasının ertelenmesi yönünde bir çalışma bulunmamaktadır. Dolayısıyla 18 Eylül 2010 tarihiyle ilgili bir erteleme de söz konusu değildir. Bu noktada ilgilileri bakımından önem arz ettiği düşünülen bir hususu hatırlatmakta fayda görülmektedir. 4054 sayılı Kanun’un 56. maddesinde, muafiyet koşullarını taşımayan bir anlaşmanın geçersizlik yaptırımına tabi kılınacağı düzenlenmiştir. Bu nedenle, özellikle petrol piyasası mevzuatı hükümleri uyarınca geçerli bir bayilik sözleşmesi olmaksızın bayilik faaliyeti yapılamayacağı hususu da dikkate alındığında, ilgili dağıtım şirketlerinin ve bayilerin gerek rekabet hukuku mevzuatı gerekse petrol piyasası mevzuatı bakımından mağdur olmamaları için, en geç 18 Eylül 2010 tarihine kadar gerekli tedbirleri almalarında büyük önem bulunmaktadır. İlgililere ve kamuoyuna saygıyla duyurulur. Prof. Dr. Nurettin Kaldırımcı Rekabet Kurumu Başkanı |