Enerji Fuarcılık A.Ş. tarafından düzenlenen Petroleum İstanbul Fuarı’nın 15’incisi 31 Mart-2 Nisan 2022 tarihlerinde Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Fuarın ikinci günü ‘Büyük Bayi Toplantısı’ düzenlendi. Moderatörlüğünü Enerji Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Sertaç Komsuoğlu’nun yaptığı toplantıya EPDK LPG Piyasası Dairesi Başkanı Mevlüt Alkan, EPDK Petrol Piyasası Dairesi Grup Başkanı Özgür Çakır, TABGİS Başkanı Ferruh Temel Zülfikar ve PÜİS Başkanı İmran Okumuş konuşmacı olarak katıldılar.
“Dağıtım Payları Ülkemiz Ekonomik Koşullarına Göre Belirlenmeli”
TABGİS Başkanı Ferruh Temel Zülfikar, toplantıda bayi marjlarında yaşanan sorun ve çözüm önerileri üzerine bir konuşma ve sunum yaptı.
Zülfikar, piyasada yetersiz marj sorunu olduğunu belirterek bu sorunun temelde marjları ve fiyatları düzenleyen mevzuatın içeriğinden ve uygulanmasından kaynaklandığını ifade etti. Petrol Piyasası Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 1/1/2005’den bu yana dağıtıcı payları da dahil olmak üzere kamunun fiyatları dolaylı veya dolaysız olarak belirleyecek tüm uygulamalarının sona erdiğini, bunun aynı zamanda EPDK tarafından da bildirildiğini belirten Zülfikar, buna karşılık Akaryakıt Fiyatlarının Takibine İlişkin Kurul Kararı’nın toplam dağıtım paylarını doğrudan belirlemeye yönelik bir içerik taşıdığını söyleyerek çelişkili olan bu duruma dikkat çekti.
TABGİS’in yıllardır dağıtım paylarının AB ülkeleri yerine ülkemiz ekonomik koşullarına ve özellikle enflasyona endeksli olarak belirlenmesini talep ettiğini belirten Zülfikar, kararın yanı sıra piyasada uygulanan tavan fiyat kararları ile de marjların her seferinde yıllarca önceki seviyelerine kadar geri çekildiğini söyledi.
“Tek ve En Önemli Beklentimiz Marjların İyileştirilmesi”
Zülfikar, akaryakıt bayilerinin tek ve en önemli beklentilerinin marjların iyileştirilmesi ve TABGİS’in önerileri dahilinde ilgili mevzuatın düzenlenmesi olduğunu söyledi.
Zülfikar, piyasaya hangi durumlarda müdahale edileceğinin çok daha net kriterlere göre yapılması gerektiğini, bir ihlal varsa tavan fiyat kararı alıp tüm piyasanın cezalandırılması yerine sadece ihlali gerçekleştiren firmalara yönelik idari para cezaları verilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
“Dağıtım Payları Kıyaslanılan AB Ülkelerinin Altında”
Akaryakıt Fiyatlarının Takibine İlişkin Kurul Kararı gereği İngiltere, Fransa, Almanya ve İtalya’nın marj ortalaması ile ülkemizdeki marjların uyumlu olması gözetilirken dağıtım paylarının uzun yıllardır bu dört ülkenin altında seyrettiğini belirten Zülfikar, bu duruma rağmen uygulanan tavan fiyatlarda 2014 yılında marjların 3 yıl geriye, 2015 yılında 4 yıl geriye ve 2021 yılında ise tam 19 ay önceki seviyeye kadar geri çekildiğini, gerek tavan fiyat uygulamaları, gerekse fiyat takibine ilişkin kurul kararına göre marjlarda enflasyonun gözetilmemesi ve artan maliyetlerin fiyatlara yeterli şekilde yansıtılmasına müsaade edilmemesi sonucu akaryakıt bayilerinin şu anda borçlanarak ayakta kalma mücadelesi verdiklerini söyledi.
“Hakkımızdan Öteye Bir şey İstemiyoruz”
TABGİS Başkanı, içinde bulunulan durum itibariyle bayilerin maliyetlerini yönetemediklerini, her fiyat artışında sermaye gereksiniminin arttığını ve buna mukabil ticari koşulların vade ve iskontoların da azalmasıyla iyice zorlaştığını söyledi. Bayilerin artan maliyetlerine de değinen Zülfikar, bir yıl içinde nakliye maliyetinin ortalama % 200, işçilik maliyetinin en az % 40, kredi kartı satış maliyetinin % 233, elektrik maliyetinin % 162 arttığını, elektrik faturası istasyonunun kirasını geçen bayiler olduğunu ve istasyon kiralarının yükünün de gitgide ağırlaştığını sözlerine ekledi.
“Maliyetlerin Karşılanabilmesi için Toplam Dağıtım Payı En Az 2,12 TL Olmalı”
Zülfikar, şu anda toplam marjın dağıtıcıyla birlikte 1,28 TL olduğunu, bir akaryakıt istasyonunu işletebilmenin ortalama maliyetinin ise litrede 1,06 TL olduğunu, satılan her litrenin ilave zarara sebep olduğunu söyledi.
Maliyetlerin karşılanabilmesi için toplam dağıtım payının en az 2,12 TL olması gerektiğini ifade eden Zülfikar, marjın bu şekilde yükseltilmesi halinde pompa satış fiyatına sadece 1 TL etkisi olacağını, bu farkın ise 13 bin istasyonun geleceğini kurtaracağına vurgu yaptı.
“Sadece EPDK’dan Değil Dağıtım Şirketlerinden de Beklentimiz Var”
TABGİS Başkanı, geçtiğimiz haftalarda EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz’ın katıldığı bir televizyon programında fiyatların serbestçe belirlendiğini ve kendilerinin bir müdahalesi olmadığına ilişkin sözlerini hatırlatarak, akaryakıt fiyatlarının takibine ilişkin kurul kararının da sektörün bir gerçeği olduğunu, uzun zamandır bu karara göre olması gereken marjın çok altında çalışıldığını, dağıtım şirketlerinden marjların metodolojiye göre olması gereken seviyeye çıkarılmasını istediklerini söyledi.
Özellikle bir yıl içinde kimsenin bayiler kadar zarar etmediğini belirten Zülfikar, hem ana dağıtım şirketlerinden hem de EPDK’dan fiyatlandırma sistemi üzerinde hiçbir etkisi olmayan bayilerin iki ateş arasında bırakılmamasını beklediklerini sözlerine ekledi.
“64 Kuruş Marjla Çalışmak, Yüzde 65 Zarar Anlamına Geliyor”
Akaryakıt fiyatlarının tüm dünyada arttığını ancak ülkemizde bir yılda yüzde 200 arttığını söyleyen TABGİS Başkanı, şu anda bayilerin ortalama 64 kuruş marjla çalıştığını ve bunun günümüzdeki giderler dikkate alındığında net yüzde 65 zarar anlamına geldiğini söyledi.
Akaryakıt sektörü tarafından litrede 5,29 TL verginin toplanıp devlete teslim edildiğini ifade eden Zülfikar, fiyat artışlarıyla ilk kez KDV’nin ÖTV’yi geçtiği bir dönem yaşandığını, bu farkın finans maliyetinin dahi zarar etmek suretiyle akaryakıt bayileri tarafından karşılandığını vurguladı.
Fiyat artışları nedeniyle büyükşehirlerde yüzde 20-25, Anadolu illerinde ise yüzde 60’a varan oranlarda satışların düştüğünü kaydeden TABGİS Başkanı, gelirin gideri karşılamadığı gibi, satışların düşmesiyle bayilerin zararının daha da artacağını belirtti.
EPDK’ya Teşekkür, “Elektronik Satış Düzenlemesi Bayi İçin Büyük Bir Adımdır”
Elektronik sistem üzerinden yapılan satışlar konusunda 26 Mart tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren düzenleme için EPDK’ya teşekkür eden Zülfikar, TABGİS olarak uzun zamandır bu düzenlemeyi talep ettiklerini, taşıt tanıma üzerinden yapılan satışların kesinlikle bayi satışı olmadığını hukuksal olarak da ortaya koyarak başvurularını yaptıklarını söyledi. Düzenlemeyle bayilerin üzerindeki çok büyük bir maliyet yükünün kalkacağını belirten TABGİS Başkanı “Bunca sorun içinde bu güzel gelişmenin tüm meslektaşlarımıza hayırlı olmasını diliyorum” dedi.
Taşıt tanıma üzerinden verilen indirimlerin toplam entegre marjı geçtiği ve piyasada bayi katılım oranının ortalama % 4 olduğu bu uygulamadan bayilerin en az % 20 zarar ettikleri bir dönemde EPDK’nın düzenlemeyle devreye girerek bayiler adına büyük bir adım attıklarını vurgulayan Zülfikar, taşıt tanıma sistemi üzerindeki maliyetin bayilere yansıtılamayacağının daha net bir ifadeyle altının çizilmesinin de önem arz ettiğini sözlerine ekledi.
“Kredi Kartıyla Yapılan Satışların Maliyeti Katlanılamaz Boyutlara Ulaştı”
Akaryakıt sektörünün 2021 yılında kredi kartının en çok kullanılan dördüncü sektör olduğuna değinen Zülfikar, geçtiğimiz yıl litrede 10 kuruş olan maliyetin bugün 33 kuruşa çıktığını ve katlanılamaz boyutlara ulaştığını söyledi.
Zülfikar, akaryakıt sektöründe nakit ve kredi kartı gibi ödeme seçeneklerine göre farklı fiyatlandırma yapılabilmesine imkan tanınması gerektiğinin altını çizerek TABGİS’in buna yönelik bir çalışması bulunduğunu söyledi.
Son olarak Ziraat Bankası tarafından başlatılan ve tüm kartlara sektöre özel % 1,09 oran belirlenen kampanyaya rağmen komisyon maliyetlerinin yüzde 233’den yüzde 130’a ineceğini ifade eden Zülfikar, kartlı satışların bu haliyle de oldukça yüksek bir maliyet sorunu olarak varlığını sürdüreceğine ancak yine de maliyetin azalmasına katkı sunacak kampanyanın diğer kamu bankaları tarafından da uygulanması için görüşmelere başladıklarını sözlerine ekledi.
“Marjlar Yüzdesel Olarak Belirlenmeli”
TABGİS Başkanı toplam dağıtım payının en az 2,12 TL’ye yükseltilmesinin yanı sıra sonrasında da maktu olarak belirlenen marjın yüzdesel bir oran üzerinden belirlenip, enflasyona göre güncellenerek korunmasını sağlayacak yeni bir düzenlemenin yapılmasını talep ettiklerini söyledi.
Şu an litrede hesaplanan 1,06 TL dolayındaki maliyete göre tespit edilen toplam marj talepleri için “Milyonlarca liralık yatırımlarla açtığımız istasyonlarımızda elbette ki makul bir kâr gayemizin olması da hakkımızdır. Biz hakkımızdan öteye bir şey istemiyoruz. Tek istediğimiz maliyetlerimizi karşılayıp hakkımız olanı alıp işimize gücümüze devam edebilmek” dedi.
“Nakliye Ücretleri Toplam Dağıtım Payından Ayrı Belirlenmeli”
Nakliye ücretlerinin toplam dağıtım payından ayrı olarak ve kesinlikle kilometre esasına göre belirlenmesinin önemli olduğunu ifade eden Zülfikar, piyasada çoğunlukla şirket nakliyesiyle çalışıldığını, dağıtıcıların bayilerden aldıkları taşıma masraflarının astarı yüzünden pahalı dedirtecek noktada olduğunu, bir yılda ortalama % 200 artan bir maliyeti hiç kimsenin haricen bir kazanç kapısı haline getirmemesi gerektiğini belirterek, bu durumun ancak nakliyenin marjlardan ayrı belirlenmesiyle aşılabileceğini sözlerine ekledi.