İNTİFA HAKKI VE BENZERİ ETKİYE SAHİP SOZLESMELER İLE İLGİLİ SIK
SORULAN SORULAR VE CEVAPLAR
Rekabet Kurulunun 30.10.2008 tarihli Total-Akdağ kararı ve 5.3.2009 tarihli Barbaros-Alpet ve Polpet-Moil kararlarıyla sekillenen surece bağlı olarak Rekabet Kurumuna yazılı ve sozlu sekilde yoneltilen cok sayıda soru bulunmaktadır. Bu bağlamda Kurulun intifa ve benzeri etkiye sahip sozlesmeler ile bayilik sozlesmelerinin iliskisine dair yaklasımının, somut olaylarda nasıl uygulanacağı konusunda sektorde cesitli tereddutlerin var olduğu anlasılmıstır.
Bu nedenle ilgili kararlarla ortaya konulan yaklasımın ana unsurları asağıda ozet olarak sıralanmıs ve en fazla one cıkan sorular belirlenerek, bu sorulara yonelik asağıdaki acıklamalar hazırlanmıstır. Sektorun ve kamuoyunun daha net aydınlatılabilmesi bakımından yapılan acıklamalar, verilen orneklerle somutlastırılmaya calısılmıstır. Dolayısıyla anılan sorular ve acıklamalarda zaman icinde ve ihtiyac halinde değisiklik yapılabileceği gibi bunlara yenilerinin de eklenmesi soz konusu olabilecektir. Belirtilen bu acıklamalar 1. Daire Baskanlığı tarafından hazırlanmıs olup, Rekabet Kurulu acısından hicbir bağlayıcılığı bulunmamaktadır.
2002/2 sayılı Dikey Anlasmalara İliskin Grup Muafiyeti Tebliğ cercevesinde rekabet etmeme yukumluluğu iceren anlasmalar bakımından grup muafiyeti kapsamına girebilecek intifa hakkı sozlesmesi (veya benzeri nitelikteki diğer sozlesmeler) ile bayilik iliskilerini genel olarak iki grupta toplamak mumkundur:
1) İntifa hakkı veren bayi, intifa hakkı tanıdığı sağlayıcı (dağıtıcı) ile intifa verilen arazi
uzerindeki istasyon dahilinde azami bes yıllık bir bayilik ve intifa sozlesmesi yapabilir.
Dolayısıyla intifa hakkı veren bayii, her bes yılın sonunda bayilik sozlesmelerini yenilerken, intifa sozlesmelerini de buna uygun olarak en fazla beser yıllık donemler halinde akdetmelidir.
2) İntifa hakkı sahibi sağlayıcı, 2002/2 sayılı Tebliğ’in 5. maddesinin (a) bendi hukmu
cercevesinde getirilen istisna kapsamında, intifa veren malik ile bağlantısı olmayan ucuncu kisilerle intifa hakkının suresi sonuna kadar bes yılla sınırlandırılmaksızın bayilik sozlesmeleri yapabilir. Ancak bu tur bir durumda malik ile dağıtıcı arasındaki iliskinin en bastan itibaren sadece intifa, kira vb. sozlesmeler seklide kurulması esastır.
1) Rekabet Kurumu tarafından yayımlanan kararlarda, intifa hakkının grup muafiyetinden yararlanma suresinin bes yıl ile sınırlandırıldığı belirtiliyor. Bu sınırlama her kosulda gecerli midir? Bu surenin asılmasının sonucları nelerdir?
Cevap: İntifa ve benzer etkiye sahip sozlesmelerin muafiyetten yararlanma surelerinin bes yıl ile sınırlandırılmasının nedeni, bu tur sozlesmelerin bayiler uzerine getirilen rekabet yasağının suresini fiilen uzatarak, 2002/2 sayılı Tebliğ ile izin verilen bes yılın otesine tasımasıdır.
Dolayısıyla bu sınırlama, intifa ve kira gibi sozlesmelerle bayilik sozlesmesinin taraflarının hukuki ya da iktisadi olarak aynı olmaları halinde gecerlidir.
Ornek: İstasyon sahibi A, 1.1.2008 tarihinde dağıtım sirketi ile bes yıllık bayilik anlasması yapmıs ve aynı tarihte dağıtım sirketi lehine yirmi yıllık intifa hakkı tanımıstır. İstasyon, bizzat A’nın sahip olduğu lisans kapsamında isletilmektedir.
Burada hem bayilik, hem de intifa sozlesmelerinin tarafları aynı olduğundan; bayilik
sozlesmesi bes yılı gecemediği gibi kira ve intifa sozlesmeleri de bes yılı asan sureler
bakımından muafiyetten faydalanamaz. Dolayısıyla mevcut bayilik ve intifa sozlesmesinin muafiyetten yararlanma suresi, 1.1.2013 tarihinde sona erecektir.
Alıcıya getirilen belirsiz sureli veya suresi bes yılı asan rekabet etmeme yukumluluğu 4054 sayılı Kanun’un 5. maddesi cercevesinde bireysel muafiyet kosullarını da tasımadığı takdirde, aynı Kanun’un 4. maddesi kapsamında yasak bir anlasma olarak değerlendirilecektir. Bu durumun ozel hukuk alanındaki sonucu, anlasmanın bes yılı asan sureler bakımından 4054 sayılı Kanun’un 56. maddesi gereği gecersiz hale gelmesidir. Kanun’un 56. maddesine gore, gecersiz anlasmalardan ve kararlardan doğan edimlerin ifası istenemez. Dolayısıyla kendi borcunu yerine getirmis olan taraf, karsı taraftan borcunu ifa etmesini isteyemez.
Rekabeti kısıtlayıcı anlasmanın gecersizliğinin bir diğer sonucu da bu anlasmaya gore ifada bulunmus olan tarafın, yerine getirdiği edimleri geri isteme hakkının ortaya cıkmasıdır. 4054 sayılı Kanun’un 56. maddesinde, daha once yerine getirilmis edimlerin gecersizlik nedeniyle geri istenmesi halinde, tarafların iade borcunun Borclar Kanunu (BK)’nun 63. ve 64. maddelerine tabi olacağı duzenlenmistir. Dolayısıyla taraflar bu durumda bes yılı asan sureler bakımından karsılıklı olarak munasip bir tazminat odemek durumunda kalabileceklerdir.
Bes yıllık surenin asılmasının bir diğer sonucu ise; anlasma taraflarının, 4054 sayılı Kanun’un ilgili hukumleri uyarınca Rekabet Kurulunun uygulayacağı idari para cezaları ile diğer idari yaptırımlara maruz kalabilecek olmalarıdır.
İntifa ve tapuya serh edilmis kira gibi sozlesmelerin muafiyetten yararlanma surelerinin bes yılla sınırlandırılması kuralının bir istisnası bulunmaktadır. 2002/2 sayılı Tebliğ’in 5.maddesinin (a) bendinde duzenlenen bu durum asağıdaki ornekle acıklanabilir:
Ornek: İstasyon sahibi A, istasyonu uzerinde dağıtıcı D’ye yirmi yıl sure ile intifa hakkı tanımak istemektedir. Bununla birlikte A, akaryakıt istasyonunu kendisi isletmek, baska bir ifadeyle “akaryakıt bayiliği yapmak” istememektedir. Bu durumda
D, A ile hicbir bağlantısı olmayan ve bayilik lisansı alabilecek ucuncu bir B kisisi ile bayilik sozlesmesi yaparsa, burada intifa sozlesmesinin suresinin bes yılla sınırlandırılması soz konusu değildir.
Gorulduğu uzere bu ornekte A ve D arasındaki hukuki iliski en bastan itibaren yalnızca intifa hakkı tanınmasıyla sınırlıdır. A ile D arasında herhangi bir suretle bayilik iliksisi kurulmamıstır.
2) Uygulamada bes yıllık muafiyetten yararlanma surelerinin hesaplanmasında hangi tarihler esas alınacaktır?
Yukarıda belirtildiği uzere, intifa, tapuya serh edilmis kira vb. sozlesmelerin bes yılı asan sureler bakımından muafiyet ten yararlanamamasının nedeni, bu sozlesmelerin, “rekabet yasağı”nın suresini fiilen uzatmasıdır. Bu nedenle bes yıllık surenin tespitinde, dağıtıcı ve bayi arasında kesintisiz olarak suregelen dikey iliski değerlendirilecektir. Dikey iliksiden kasıt, taraflar arasındaki bayilik, intifa hakkı, kira, emanet, kredi ve benzeri sozlesmelerden olusan hukuki ve iktisadi iliski butunudur.
Bu bağlamda, taraflar arasında suregelen rekabet yasağına dayalı dikey iliskiye baslangıc teskil eden ilk anlasmanın yapıldığı tarih esas alınacaktır. Taraflar arasındaki, rekabet yasağı iceren bayilik sozlesmesi ile birlikte intifa, tapuya serh edilmis kira gibi sozlesmelerin hepsinin aynı anda ortadan kalktığı tarih ise, rekabet yasağının sona erme tarihi olarak değerlendirilecektir. Bayilik sozlesmesi surmekteyken intifa sozlesmesinin sona erdirilmesi veya tam tersine, intifa sozlesmesi surmekteyken mevcut bayilik sozlesmesinin sona erdirilerek yeni bir bayilik sozlesmesi yapılması hallerinde, rekabet yasağı sona ermediğinden dikey iliskinin de kesintiye uğramadığı kabul edilecektir.
3) 18.9.2005 tarihi oncesinde yapılan intifa ve benzeri etkiye sahip sozlesmelerin 18.9.2010 tarihine kadar grup muafiyetinden faydalanabileceği kararlastırılmıstır. Bu durumda bu sozlesmelerin bes yıl kuralına uyumunun ne zaman yapılması gerekmektedir:
a. 18.9.2010 tarihini asan sozlesmelerin suresinin bes yıla cekilmesi bu tarihten once mi yapılmalı, yoksa bunun icin bayilik sozlesmesi suresinin sona ermesi mi beklenmelidir?
b. Sayet uyumun hemen sağlanması gerekli ise; 2010 yılından itibaren sozlesmelerin bes yıla cekileceği konusunda bugunden bir mutabakat yapmak yeterli olur mu?
Cevap:
a. 18.9.2005 tarihinden once yapılmıs olup yine 18.9.2005 tarihi itibariyla kalan suresi bes yılı asan sozlesmelerin, azami hadde indirgeme ilkesi gereğince 18.9.2010 tarihine kadar muafiyetten yararlanma ve uygulanma olanağı vardır. Dolayısıyla, 18.9.2005 tarihinden once yapılmıs olan sozlesmeler bakımından, uyumlastırma sureci 18.9.2003 tarihinde baslamıs ve18.9.2005 tarihinde sona ermistir.
Bu durumda, 18.9.2005 tarihinden once yapılmıs olan sozlesmeler bakımından; 18.9.2010 tarihine kadar intifa ve tapuya serh edilmis kira sozlesmelerinin sona erdirilmesi ve tapudaki serhin kaldırılması gerekmektedir.
Her iki tarafın rızası bulunması kaydıyla; 18.9.2010 tarihinden once mevcut sozlesmeler sonlandırılarak, bes yılı asmayacak sekilde yeni bayilik sozlesmesi ve bu sure ile uyumlu olarak yeni intifa veya kira sozlesmesi yapılabilir.
Yukarıda da yer verildiği uzere; muafiyetten yararlanma suresinin tespitinde, dağıtıcı ve bayi arasında kesintisiz olarak suregelen dikey iliski değerlendirilecektir. Bu nedenle yalnızca bayilik sozlesmesinin yakın bir tarihte yenilenmis olması bir butun halinde değerlendirilen anlasmanın, 18.9.2010 tarihinden sonra grup muafiyetinden yararlanmasını sağlamayacaktır.
Ornek: 1.1.2003 tarihinde onbes yıl sure ile intifa sozlesmesi ve bes yıl sure ile bayilik sozlesmesi yapılmıs olsun. 1.1.2008 tarihinde ise bes yıllık sure icin yeni bir bayilik sozlesmesi yapıldığını varsayalım. Bu durumda dahi, bir butun olarak intifa sozlesmesi ve bayilik sozlesmesinden olusan anlasmanın, 18.9.2010 tarihinden sonra grup muafiyetinden yararlanması mumkun değildir. En gec bu tarihte soz konusu sozlesmelerin uygulanmasına son verilmesi gerekmektedir. Tarafların bu tarihten once intifa ve bayilik sozlesmelerinin her ikisini de sona erdirerek bes yılı asmayacak sekilde yeni bir bayilik ve intifa sozlesmesi akdetmeleri mumkundur.
Ancak, sozlesmesini yenilemek istemediği halde zorlamalarla karsılasan bayilerin Rekabet Kurumu’na basvurmaları ya da bu durumun Kurum tarafından tespit edilmesi halinde, dağıtım sirketleri hakkında 18.9.2010 tarihinden itibaren 4054 sayılı Kanun cercevesinde ilsem yapılabilecektir.
b. Tarafların, 2010 yılından itibaren sozlesme suresinin bes yıla cekileceğine yonelik
bugunden bir mutabakat yapmaları, mevcut bayilik iliskisinin 2010 yılından itibaren bes yıl daha surdurulmesinin bugunden kararlastırılması anlamına gelecektir. Dolayısıyla en gec 18.9.2010 tarihinde mevcut sozlesmelerin tamamı sonlandırılmaksızın yapılacak bu sekilde bir duzenleme ile 2002/2 sayılı Tebliğ’e uygunluğun sağlanması mumkun değildir.
4) 18.9.2005 sonrası yapılan intifa ve benzeri sozlesmelerin sureleri ne zaman bes yıl kuralına uygun hale getirilmelidir?
a. Uyumlastırma hemen mi yoksa bayilik sozlesmesi suresinin sonunda mı yapılmalıdır?
b. Sayet uyumun hemen sağlanması gerekli ise; sozlesmelerin bayilik sozlesmesi suresinin sonundan itibaren bes yıla cekileceği konusunda bugunden bir mutabakat yapmak yeterli olur mu?
Cevap:
18.9.2005 tarihinden sonra yapılmıs olup suresi bes yılı asan sozlesmelerin, yapıldıkları tarihten itibaren bes yıl sure ile muafiyetten yararlanma ve uygulanma olanağı vardır. Bu sozlesmeler bakımından herhangi bir uyumlastırma soz konusu olmayıp yapıldıkları tarihten itibaren bes yıllık surenin sonunda intifa ve kira sozlesmelerinin feshedilmesi ve tapudaki serhin kaldırılması gerekmektedir.
Her iki tarafın rızası olmak kaydıyla, mevcut sozlesmeler sonlandırılarak bes yılı asmayacak sekilde yeni bayilik sozlesmesi yapılması ve bununla uyumlu olarak intifa ve kira surelerinin de bes yılı asmayacak sekilde yenilenmesi soz konusu olabilir. Mevcut intifa veya kira sozlesmesi sonlandırılmaksızın yalnızca bayilik sozlesmesinin yenilenmis olması, 2002/2 sayılı Tebliğ’e uygunluğun sağlanması bakımından yeterli olmayacaktır.
Ancak, sozlesmesini yenilemek istemediği halde zorlamalarla karsılasan bayilerin, Rekabet Kurumu’na basvurmaları ya da bu durumun Kurum tarafından tespit edilmesi halinde, dağıtım sirketleri hakkında Kanun cercevesinde islem yapılacaktır.
Diğer taraftan bes yıllık surenin, intifa ve benzer etkiye sahip sozlesmelerin muafiyetten yararlanabileceği ust sınır olarak anlasılması gerektiği unutulmamalıdır. Taraflar arasındaki kesintisiz olarak devam eden dikey iliskinin suresi dikkate alınacağından, kimi durumlarda bu tur sozlesmelerin muafiyetten yararlanma suresinin bes yıldan daha kısa olma ihtimali bulunmaktadır.
Yukarıda yer alan acıklamalar iki ayrı ornekle somutlastırılmaya calısılmıstır.
Ornek 1: 1.1.2006 tarihinde bes yıllık bayilik sozlesmesi imzalanmıs, 1.1.2007 tarihinde ise 15 yıl sureli intifa sozlesmesi imzalanmıs olsun. Bu durumda her iki sozlesmenin de muafiyetten yararlanma suresi 1.1.2011 tarihinde sona erecektir.
Ornek 2: 1.1.2006 tarihinde uc yıllık bayilik sozlesmesi ve on yıllık intifa sozlesmesi imzalandığını varsayalım. Bayilik sozlesmesi 1.1.2009 tarihinde bes yıllık bir sure icin
yenilenmis dahi olsa; bayi uzerindeki rekabet yasağı intifa sozlesmesi nedeniyle hic
kesintiye uğramamıs olacağı icin, bu sozlesmelerin de muafiyetten yararlanma suresi
1.1.2011 tarihinde sona erecektir.
b. Bu turden bir mutabakat, mevcut sozlesmenin suresinin sonundan itibaren bes yıl daha yenilenmis sayılacağı anlamına geldiği icin, anlasmanın 2002/2 sayılı Tebliğ’de ongorulen sure sınırının dısına cıkmasına neden olacaktır.
5) Bayilik sozlesmesinin suresi sonunda bayi, sozlesmeyi devam ettirmek istemiyorsa ve intifa suresi devam ediyorsa (orneğin on yıllık sure daha varsa) dağıtıcı intifa hakkını kullanarak baska bir bayi ile bes yıllık bayilik sozlesmesi yapabilir mi?
Cevap: Yukarıda belirtildiği uzere, Tebliğ’in 5 (a) maddesinde yer alan istisna hukmu esas itibarıyla, istasyon sahibinin dağıtıcıya en bastan itibaren yalnızca kira veya intifa hakkı tanıdığı ve fakat taraflar arasında herhangi bir bayilik iliskisinin bulunmadığı durumları duzenlemektedir. Dolayısıyla taraflar arasında hem intifa veya kira hem de bayilik sozlesmesi bulunduğu hallerde, kural olarak mevcut bayilik sozlesmesinin tarafları değistirilerek geriye kalan intifa suresi bakımından istisna hukmunun kapsamına girilemeyecektir.
Diğer taraftan, ozellikle akaryakıt sektoru bakımından gerek dağıtıcıların alt piyasaya erisimi gerekse bayilerin yuruttukleri ticari faaliyet ile istasyon arasında sıkı bir iliski bulunmaktadır.
Bu nedenle, bayilik faaliyetinin istasyondan bağımsız olarak ele alınması mumkun değildir. Dolayısıyla, Tebliğ’in azami bes yıl sure ile rekabet yasağına muafiyet tanınmasına dair hukmunun, bayilik faaliyetinin yurutulduğu istasyondan bağımsız olarak değerlendirilmemesi gerekir. Bu bakımdan akaryakıt sektoru ozelinde bes yıllık rekabet yasağı suresinin; “bir dağıtıcının bir istasyonu tek seferde yapacağı sozlesmeler yoluyla diğer dağıtıcıların faaliyetine kapatabileceği ust sınır” olarak yorumlanması gerekmektedir.
Dağıtıcı ile istasyon sahibi arasında hem bayilik hem de intifa (kira vb.) sozlesmesinin
bulunduğu durumlarda, intifa sozlesmesinin muafiyetten yararlanabileceği ust sınır taraflar arasındaki dikey iliskiye esas teskil eden ilk anlasmanın yapıldığı tarihten itibaren bes yıldır.
Bu nedenle, dağıtıcının istasyon sahibi ile bağlantısı olmayan ucuncu bir kisi ile yapacağı bayilik sozlesmesinin suresi de bu bes yıllık sure ile sınırlıdır.
Ornek: İstasyon sahibi A, dağıtıcı D ile 1.1.2008 tarihinde uc yıl sureli bayilik ve on yıl sureli kira sozlesmesi yapmıstır. 1.1.2011 tarihinde A, D ile aralarındaki bayilik sozlesmesini yenilemek istememektedir. D’nin kira sozlesmesine dayanarak, A ile bağlantısı olmayan ucuncu bir kisiyle yeni bir bayilik sozlesmesi yapması durumunda
dahi, gerek bu bayilik sozlesmesinin gerekse A ile arasındaki kira sozlesmesinin 2002/2 sayılı Tebliğ ile tanınan grup muafiyetinden yararlanabileceği sure 1.1.2013
tarihinde sona erecektir.
6) Her bes yılda bir tarafların anlasmaları halinde uzayan ve fakat anlasmamaları halinde geri kalan sureye tekabul eden yatırımın geri odenmesini ongoren ve uzamayan bes yıldan uzun sureli intifa sozlesmelerinin grup muafiyetinden yararlanması mumkun mudur?
Cevap: Yukarıda yer verilen esaslardan da anlasılabileceği gibi 2002/2 sayılı Tebliğ uyarınca bayilik sozlesmeleri ile bu sozlesmelerde yer alan “rekabet etmememe yukumluluğu” suresine etki eden intifa sozlesmeleri, kira sozlesmeleri v.b. sozlesmelerin tamamı tek bir dikey anlasma olarak kabul edilmektedir. Bu nitelikte bir dikey anlasma ile bayiye 5 yıldan uzun sureli rekabet yasağı getirilmesi, soz konusu dikey iliskiyi grup muafiyeti kapsamı dısına cıkaracaktır. Dolayısıyla bu esaslar doğrultusunda bayilik sozlesmeleri ile birlikte duzenlenen intifa sozlesmelerinin, bes yılı asan sureler bakımından 2002/2 sayılı Tebliğ ile tanınan grup muafiyetinden yararlanması mumkun değildir.
Diğer taraftan kimi durumlarda salt intifa ve benzer etkiye sahip sozlesmelerin surelerinin bes yıl olarak belirlenmesi dahi, anlasmaların grup muafiyeti kapsamında sayılması icin yeterli olmayabilir. Bu durum su sekilde acıklanabilir: 2002/2 sayılı Tebliğ’in acıklanmasına iliksin Kılavuzun 37. paragrafına gore; alıcının bes yıllık sure sonunda rekabet etmeme yukumluluğunden kurtulmasını engelleyen herhangi bir fiili durumun olmaması gerekmektedir. Orneğin, sağlayıcı alıcıya kredi temin etmis ise bu kredinin geri odemesi, alıcının bes yıl sonunda rekabet etmeme yukumluluğunden kurtulmasını engelleyecek sekilde duzenlenmemelidir.
İntifa sozlesmesi karsılığında dağıtıcı sirket tarafından bayiye yapılacak yatırımın tutarı ve geri donus suresi de; bes yılın sonunda bayinin bayilik sozlesmesini sona erdirmesini engellemeyecek sekilde belirlenmelidir. Orneğin bayiye gerekli olandan yuksek miktarda kredi ya da borc verilmesi ve bes yılın sonunda bu bedellerin bayiden talep edilerek bayinin sozlesmesini sona erdirmesinin engellenmesi ya da zorlastırılması, duruma gore “fiili bir engel” olarak nitelendirilebilir.
Boyle bir durumda soz konusu bedellerin bes yılın sonunda talep edilmesi gibi yukumlulukler, 2002/2 sayılı Tebliğ’in acıklanmasına iliskin kılavuzun 37. paragrafında belirtilen anlamda, bayinin rekabet etmeme yukumluluğunden kurtulmasını engelleyen fiili bir durum olarak nitelenebildiği surece gecerli olmayacaktır. Dolayısıyla 2002/2 sayılı Tebliğ uyarınca asıl olan; anlasmanın yapıldığı tarihten itibaren her bes yılın sonunda, bayinin mevcut anlasmayı sonlandırmak ya da yeniden muzakere ederek azami bes yıllık bir sure icin yenilemek
konusundaki ozgur iradesinin tam olarak ortaya konulabilecek olmasıdır.
7) Mevcut bayilik sozlesmelerinden rekabet etmeme yukumluluğu kaldırılır ise ne olur? Bu durumda bes yıllık sure sınırlaması gecerli midir?
Cevap: 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanununun 8. maddesine gore bayiler ile dağıtıcılar arasında imzalanan anlasmalar munhasır nitelikte duzenlenmelidir. Dolayısıyla Kanunun ilgili hukmu gereğince akaryakıt sektorunde imzalanan bayilik anlasmalarından rekabet etmeme yukumlulukleri kaldırılamaz.
8) Oto LPG sozlesmeleri de soz konusu kararlar kapsamında mıdır?
Cevap: Rekabet Kurulunun ilgili kararlarında ortaya konulan esaslar oto LPG sektoru icin de gecerlidir.